Çocuğunuzda Skolyoz Olduğunu Nasıl Anlarsınız?

Skolyoz Dereceleri Resimli 30, 20 Ve 10 Derece Skolyoz Görüntüsü

Çocuğunuzda Skolyoz Olduğunu Nasıl Anlarsınız?

Omurga arkadan bakıldığında düz görünmektedir. Skolyoz ise omurga eğriliği demektir. Omurganın, sağ ya da sol yana doğru eğrilmesine denir. Hastanın gelişmesi tamamlanıncaya kadar bu eğrilik sürer.

Skolyoz Belirtileri Nelerdir?

  • Arkadan “S” veya “C” gibi görünen eğri bir omurga
  • Bir kalçanın diğerinden daha yüksekte olması
  • Omuzların eşit olmaması
  • Belin dengesiz olması
  • Gövdenin bir tarafa kaymış görüntüsü
  • Göğüs kafesinin belirgin olması
  • Bacak boylarının farklı olması
  • Asimetrik görünümlü omurga
  • Başı vücudunun ortasında değil(ortalanmış değil)
  • Çocuk öne doğru eğildiğinde kaburgalar bir tarafta daha yüksek olur
  • Bel ağrısı ve sertliği
  • Ayaklarda uyuşma, kramp ve ağrı
  • Halsizlik

Skolyoz Dereceleri Nelerdir?

Omurganın 10 dereceden fazla eğri olması skolyoz olarak değerlendirilir. Skolyoz tedavisinde temel genel kural, eğriliğin 20 dereceden az olması durumunda sorunun seyrini izlemektir.

Hafif eğim 20 dereceden azdır. 20 dereceden fazla olması tedavinin gerekli olduğu anlamına gelir. 20 derece skolyoza sahip kişilerde genellikle şu belirtiler görünür:

  • Omuz ve kalçanın eşit durmaması
  • Kafanın ilerde veya eğri duruşu
  • Bacakların eşit uzunlukta olmaması
  • Hafif ağrı

Skolyoz; ergenlik çağındaki gençlerden yetişkinlere kadar her iki cinsi etkilemesine rağmen, ergenlik çağındaki kadınlarda yaygın olarak görülmektedir. Hafif skolyozlu genç hastalarda genellikle bir sırt desteği takılması önerilir.

Orta eğrilik ise 25 derece ile 40 derece arasındadır. Omurga eğrisi 25 ila 40 derece arasındaysa, tedavi için destek kullanılır.

İleri eğrilik ise 50 dereceden fazladır. Açı 45 ila 50 dereceyi geçtiğinde, cerrahi müdahale ile düzeltme gerekli olabilir.

Skolyoz Sebepleri Nelerdir?

Her 10 skolyoz vakasının yaklaşık olarak 8’inin sebebi bilinmemektedir. Bu durum idiyopatik skolyoz olarak bilinir.

Skolyoz genel sebepleri şunlardır:

  • Serebral palsi veya musküler distrofi gibi hastalıklar
  • Doğum omurga gelişimini etkileyen problemler
  • Omurga yaralanmaları
  • Omurga enfeksiyonları
  • Spinal tümörler
  • Artrit (yaşlı yetişkinlerde)
  • Müsküler (kas) distrofisi: Müsküler distrofi, zamanla kasları zayıflatan bir grup kalıtsal hastalıktır. Bu durum; normal kas fonksiyonu için gerekli olan distrofin adı verilen bir proteinin eksik olmasından kaynaklanır. Distrofin protein eksikliği; yürüme, yutma ve kas koordinasyonunda problemlere neden olabilir.
  • Serebral palsi: Serebral palsi; çoğu zaman doğmadan önce gelişmekte olan beyinde meydana gelen hasarın neden olduğu bir hareket, kas veya duruş bozukluğu rahatsızlığıdır.
  • Dejeneratif disk hastalığı: Dejeneratif disk hastalığı, omurgadaki bir veya daha fazla disk bozulduğunda ortaya çıkan bir hastalıktır. Bu diskler omurga için çok önemlidir.
  • Kadın olmak
  • Osteoporoz (kemiklerin incelmesi ve zayıflaması)
  • Çocuk felci(polio): Polio (aynı zamanda poliomyelit olarak da bilinir) sinir sistemine saldıran bir virüsün neden olduğu oldukça bulaşıcı bir hastalıktır.
  • Spina bifida (belkemiği ve spinal kanalın eksik oluşumu ile sonuçlanan doğum kusuru)
  • Spondiloz (spinal dejenerasyon): Spondiloz; omurganın herhangi bir kısmında kıkırdak ve disklerde yaşa bağlı değişiklikler, bozulmalar olduğu anlamına gelmektedir.

Skolyoz Nasıl Teşhis Edilir?

Röntgen: Skolyoz için kullanılan röntgen yöntemi; doktorların omurga eğriliği türlerini ve açılarını tanımlamasına yardımcı olur. 20 dereceden daha büyük olan eğriler için tedavi gereklidir.

Manyetik rezonans görüntüleme (MRG): Bu test tek başına bir röntgenden daha fazla iş yapar. Omurganın ayrıntılı bir görüntüsünü oluşturmak için manyetik alanlar ve radyofrekans dalgaları kullanır. Doktor bu testi; altta yatan bir nedenden (idiyopatik olmayan) skolyozdan şüphelenirse kullanılabilir.

Bilgisayarlı tomografi (BT) taraması: Bu test, omurganın üç boyutlu görüntüsünü üretmek için x-ışınları kullanır.

Kemik taraması: Kemik taramasında omurganın ayrıntılarını daha görünür kılmak için radyoaktif materyal (omurgaya enjekte) kullanılır.

Skolyoz Tedavisi

  • Skolyoz tedavisi genellikle fizik tedavi ve ilaçlarla başlamaktadır:
  • İltihap sökücü ilaçlar ve ağrı kesiciler
  • Bacak ağrısını hafifletmek için epidural steroid enjeksiyonları
  • Omurgayı dengelemek etmek için fizik tedavi
  • Bracing (Korse tedavisi)
  • Eğer omurgadaki eğim büyükse ve kişi hala gelişim çağındaysa doktor korse kullanımını önerebilir. Skolyoz korsesi kişinin vücudu için özel olarak hazırlanır ve omurgaları düz pozisyonda tutarak gelişim döneminde omurganın daha fazla eğilmesini önler. Korse; omurgayı direkt olarak düzleştirmez anca daha fazla eğilmesini önler.
  • Ameliyat
  • Ciddi vakalarda; skolyozun daha da ilerleyebildiği durumlarda ameliyat ile düzeltme gerekebilir. Ameliyat yöntemi eğriliğin 45 dereceden fazla olduğu durumlarda önerilir. Skolyoz ameliyatı omurgayı düzelterek gelişim çağındaki çocuklar için eğriliğin ilerlemesini engeller. Ameliyat aynı zamanda skolyoz sebepli kalp ve akciğer problemleri yaşayan kişiler için de önerilir.

Источник: //selmasultan.com/skolyoz-kac-yasina-kadar-ilerler-kac-yasinda-durur-idiopatik-skolyoz

Skolyoz hakkında bilmeniz gerekenler

Çocuğunuzda Skolyoz Olduğunu Nasıl Anlarsınız?

İnsan omurgası yandan bakıldığında hafif bir eğriliğe sahiptir. Boyun ve bel bölgesinde hafif çukurluk (lordoz) ve sırt bölgesinde hafif kamburluk (kifoz) vardır. Ama omurga arkadan ve önden bakıldığında düz olmalıdır. Skolyoz (omurga eğriliği) bulgusunda omurga sağa veya sola eğilimli görünür.

Skolyoz görüntü itibariyle bir eğrilik oluştururken kişiyi fiziksel olarak da zorlar.

Birçok rahatsızlığın neden olabileceği skolyoz, farklı yaşlarda ve omurganın çeşitli bölgelerinde görülebilir.

Omurganın en sık göğüs ile bel bölgelerinde oluşan skolyoz, bu bölgelerden birini veya her ikisini de içerebilir. En sık eğrilik şekli, dış bükey tarafı sırtın sağ tarafına doğru olandır.

10 dereceden fazlaysa skolyoz
Nüfusun yaklaşık yüzde 10'unda küçük (10 dereceden daha az) eğrilikler olur ve bunların sağlık üzerine bir etkisi yoktur.

Bu duruma “spinal asimetri” adı verilir. Tanı koymak için bir röntgen filmi çekildiğinde, omurganın eğriliği bir açı olarak derece cinsinden ölçülür ve “cobb açısı” olarak adlandırılır.

Skolyoz, 10 derecenin üzerindeki eğrilik olarak tanımlanır.

Skolyoz nasıl fark edilir?
Vücudumuzda bel ve sırt bölgesinde ileri yaşlarda pek çok sorun yaşanabilir. Ancak skolyoz gibi bazı rahatsızlıklar çocukluktan itibaren görülebilir.

Ergenlik öncesinde veya ergenlikte bedende hızlı değişiklikler meydana gelir. Çocuklar tipik olarak bedenleri hakkında daha gizleyici olurlar.

Bu yüzden genellikle ebeveynler çocuklarındaki değişimleri fark edemeyebilirler.

Skolyoz nedeniyle de beden şeklinde meydana gelen erken değişiklikler, belli belirsiz olabilir ve önemli bir eğriliğe rağmen kilolu çocuklarda veya birbirini dengeleyen iki eğriliği (sırt ve bel) olan çocuklarda dışarıdan görülen şekil bozukluğu küçük olabilir. Skolyoz konusunda bir endişe varsa, bir çocuk doktoru veya aile hekimine başvurulmalıdır. Skolyoz tanısını kesinleştirmek için bir röntgen çektirmek gerekir. Röntgenler kişi ayakta dik dururken çekilmelidir.

  • Skolyoz gözle görülebilir ve bunu çocuğun ailesi veya yakınları fark edebilir.
  • Rutin bir muayene sırasında çocuk hastalıkları uzmanı veya aile hekimi,
  • Antrenör veya beden eğitimi öğretmeni,
  • Ebeveynler,
  • Çocuğun kendisi,
  • Diğer aile bireyleri veya arkadaşları,
  • Başka bir sebeple çekilen röntgen filmini gören hekim, çocukta skolyoz varlığını tespit edebilir.

Eğilme testi nedir?

Omurgada bir eğrilik ortaya çıktığında ve omurga döndüğünde, göğüs kafesi veya belde bir asimetri oluşur. Dönme miktarını (açı olarak) ölçmek için bir skolyometre kullanılır. Gövde dönüşü (rotasyon) bel – sırt düzeyindeki öne eğilme ile ölçülmekte olup, skolyozun ciddiyetinin bir yansımasıdır. 5-7 dereceden daha fazla rotasyonun varlığı, skolyoz olabileceğini akla getirir.

Erişkin skolyozu erken yaşta oluşan eğriliklerin ileri yaşlara taşınmasıyla meydana gelir. Daha önce eğriliği olmayan kişilerde ise 50 yaş ve üstünde omurgada meydana gelen yıpranma (dejenerasyon) nedeniyle skolyoz oluşabilir. Omurga eğriliğinin bir iç bükey tarafı, bir de dış bükey tarafı vardır.

İç bükey tarafta sıkıştırıcı kuvvetler omurlar arası hareketleri sağlayan “faset eklemleri” üzerinde aşırı yüklenmelere neden olur. Bu baskı sinirlerin kanal içinde sıkışmasına neden olabilir.

Ayrıca omurga yapısındaki yıpranma nedeniyle eklemlerde gelişen fazla kemik oluşumları ya da yumuşak dokularda kalınlaşmalar da sinir sıkışmasını artırabilir.

Kız çocuklarda daha çok görülür

Türkiye’de yüzde 2-4 oranında görülen skolyoz, kız çocuklarda erkek çocuklara göre, yaklaşık 8-10 kat daha sık görülür. Çocukluk skolyozunda ilerleme (eğriliğin büyümesi) görülebilir.

Tedavi ve özellikle cerrahi tedavi kararını vermede ne kadar ilerleme olacağını tahmin edebilmek önemli. Yaş, ilk adet tarihi, eğrilik derecesi, sekonder seks karakterleri, kemik yaşı gibi parametreler kullanılarak bir tahmin yürütmeye çalışılır.

Daha erken tanı koyulabilmesi ve her hasta için en iyi tedavinin belirlenebilmesi için bazı testler geliştirilmeye çalışılıyor.

Skolyoz türleri

  • İdiopatik skolyoz: Skolyozun en çok görülen şekli “idiopatik”tir. Genetik etmenlerin rol alabileceği düşünülen bu skolyoz halen nedeni bilinmediği için “idiopatik” (sebebi bilinmeyen) olarak adlandırılır. İdiopatik skolyozun, ergenlerin yüzde 2 ile 3'ünde var olduğu düşünülür. Bu grubun 500'ünden birinde aktif tedavi gerekir. 5 bin skolyozlu kişinin birinde, eğrilik cerrahi yöntem gerektirecek dereceye kadar ilerler. Küçük dereceli skolyozlarda kız ve erkek çocuklar eşit oranda etkilenirken, ilerleyici eğrilik gelişme olasılığı erkeklere kıyasla kızlarda 8 kat daha fazladır.
  • Nöromusküler skolyoz: En yaygın görülen ikinci skolyoz “nöromusküler”dir. Bu skolyoz türünün altında yatan bir sinir-kas hastalığı olabilir. Sinir hastalıkları beyin veya omurilikten kaynaklanabilir. Örneğin; çocuk felci, serebral palsi (beyin felci), meningomyelosel, travmaya bağlı omurilik yaralanması ve felç olan çocuk hastalar. Kas hastalıkları, çocukluktan itibaren veya daha geç ortaya çıkabilen hastalıklar da bu duruma örnektir.
  • Konjenital skolyoz: Üçüncü sıklıkla görülen skolyoz türüdür. Çocuğun anne rahminde gelişimi sırasında meydana gelen omurga anomalilerine bağlı olarak ortaya çıkar. Doğuştan başladığı için genellikle ilerleme özelliği var.

Kemik ve yumuşak dokuları tutan nörofibromatozis rahatsızlığına sıklıkla skolyoz eşlik eder. Bunlar dışında romatizmal hastalıklar, bağ dokusunu tutan hastalıklar, omurga kırıkları, omurga enfeksiyonları, metabolik hastalıklar ve sendromik genetik hastalıklar da skolyoza sebep olabilir. Bu hastalıklara sahip olan bireylerin skolyoz açısından sıkı takip altında olması gerekir.

Nasıl tedavi edilir?
Küçük yaşta başlayan ve özellikle 10 yaş altında görülen skolyoz, büyük çocuk skolyozundan farklı özelliklere sahiptir. Küçük yaşta başlayan skolyoz genellikle ilerleyicidir. Skolyozun ilerlemesini belirleyen en önemli faktör ise çocuğun fiziksel gelişim hızıdır.

Cerrahi tedavi yöntemi olan “füzyon” ile omurga büyümesi durdurulabilir. Gelişim çağındaki çocuklarda omurganın kısa kalmasını engellemek için “omurganın sabitlenmesi, hareketin yok edilmesi ve büyümenin durdurulması” diye tanımlanan füzyon işlemine her zaman başvurulmaz. Çünkü bazı problemlere yol açabilir.

Bu cerrahi müdahale; çocuklarda 5 yaşın altında yapılırsa omurilik kanalının dar kalmasına, 8 yaşın altında yapılırsa akciğer gelişiminin bozulmasına, 10 yaşın altında yapılırsa göğüs kafesinin gelişiminin bozulmasına neden olabilir. Göğüs kafesi yeterince büyüyemez ise akciğer solunumuyla ilgili sorunlar ortaya çıkabilir.

Özellikle 10 yaş altında uygulanacak füzyon işlemi gövdenin kısa kalmasına neden olabilir. Bazı durumda ise “kısa ve düzgün bir omurga, uzun ve eğri bir omurgaya” tercih edilir ve erken dönemde kaçınılmaz olarak füzyon işlemi uygulanabilir.

Bu gibi durumlarda (Örn: Doğumsal skolyoz ve hemivertebra varlığında) çok kısa bir omurga bölgesine füzyon uygulaması yaparak, uzun ve zahmetli büyüyen çubuklar yerine “kısa füzyon” tercih edilebilir. Bu durumda füzyon ancak kısıtlı bir alana yapılacağı için omurga ve göğüs kafesi büyümesini ciddi etkileyemeyebilir.

Bazı istisnai durumlarda ise “hibrid” enstrümentasyon sistemleri uygulanabilir. Geçmişte erken başlayan skolyozda sırta füzyon uygulamadan kullanılan çubuklar yerleştirilir ve bu çubuklar adeta içeriden bir korse görevi görerek eğriliği kontrol altında tutarlardı.

Ancak eğriliğin sürekli olarak kontrol edilmesi ve çocuğun bu bölgenin uzaması için bu çubuklar 6 ayda bir tekrarlayan ameliyatlarla uzatılırdı. Günümüzde ise manyetik rodlar kullanılmakta ve bu rodlar 2-3 ayda bir poliklinik şartlarında, uzaktan kumanda ile ameliyatsız ve ağrısız bir şekilde uzatılmaktadır.

Ergenlik çağında ise omurilik kanalı, akciğerler ve göğüs kafesi yeterince geliştiği için aynı zamanda boy uzaması da büyük ölçüde tamamlandığından füzyon işlemi küçük çocuklarda olabilecek potansiyel sorunlara neden olmayabilir.

Felç riski var mı?

Skolyozda cerrahi tedavi uygulanması felç riski nedeniyle kaygılandırabilir. Geçmişte ameliyat sırasında yapılan müdahalelerin omurilik üzerine etkileri anlaşılamazdı. Ancak ameliyatın sonuna doğru hastalar uyandırıldığında felç olup olmadıkları kontrol edilirdi. Bu işlem hem kişi için sıkıntılıydı hem de ameliyatın sonunda yapıldığından müdahale için geç kalınırdı.

Ameliyat sırasında sinirlerin işlevlerini devamlı olarak gösteren “nöromonitorizasyon” işlemi bugün yaygın olarak kullanılıyor. Böylelikle ameliyat sırasında sinir yaralanmasına neden olabilecek herhangi bir işlemin yarattığı etki anında anlaşılır ve gerekli müdahale yapılır.

Nöromonitorizasyon tekniği daha önceleri zaman zaman felç ile sonlanabilecek bu ameliyatların emniyetini ciddi oranda artırmıştır.

Vida ve iple tedavi
Skolyoz ameliyatlarından sonraki en önemli sorunlardan birisi omurganın sabitlenip belli kısımda omurga hareketliliğinin ortadan kalkmasıdır.

Omurga cerrahlarının sabitleme işlemi yapmadan, omurganın büyümesine ve hareketli kalmasına izin verecek bir düzeltme tekniğiyle ilgili çalışmaları sürüyor. Omurgasında skolyoz olup, halen büyüme potansiyeli olan hastalarda “gerdirme yöntemi” olarak adlandırılan bir yöntemin ilk sonuçları ümit verici bulunmuştur.

Bu yöntemde sırt eğriliklerinin dış bükey tarafına kameralı girişimle yandan vida koyulur ve bu vidalar kalın bir iple bağlanıp gerdirilerek bir miktar düzelme sağlanır. Böylelikle eğriliğin dış bükey tarafının büyümesi yavaşlatılır.

İç bükey tarafı hızlı büyümeye devam ederken dış bükey tarafının büyümesi vidalara bağlı ip sayesinde yavaşladığı için zaman içinde eğrilik kendiliğinden düzelebilir. Bu yöntemin diğer avantajı da vidaları tutan yapının bir platin değil ip olması ve böylelikle ameliyat edilen kısmın hareketliliğinin devam etmesidir.

Bu yöntem dondurma yapılmaksızın düzelme sağlar, hareketi yok etmez ve büyümeyi bozmayabilir. Klasik arkadan düzeltme tekniğine göre bir diğer avantajı ise ameliyat izinin daha küçük ve vücudun yan tarafında olmasıdır.

Video: Skolyoz her zaman ağrılı mı olur?

İlginizi çekebilir:

Skolyoz neden oluşur?

Skolyoz tedavi yöntemleri

16 yıl sonra ilk kez dik durabildi!

Skolyoz teşhisinde kullanılan tetkiklerde radyasyon alınır mı?

Erişkin skolyozu ne tür sorunlar yaratır? 

Paylaş

Источник: //www.acibadem.com.tr/Hayat/Bilgi/skolyoz-hakkinda-bilmeniz-gerekenler

Skolyoz nedir?Skolyoz belirtileri ve teşhisi nasıl olur?

Çocuğunuzda Skolyoz Olduğunu Nasıl Anlarsınız?

Skolyoz nedir? Hangi belirtiler skolyozu işaret eder? Günümüzün en yaygın hastalıklarından bir olan sırt ağrısı şikayetlerinden biri de “Skolyoz” adı verilen omurga eğriliği, çoğunlukla büyüme çağında tanısı konulan bir rahatsızlıktır. Peki Skolyoz nasıl anlaşılır? Teşhisi nasıl konur? İşte detayları…

Skolyoz nedir?

Skolyoz, omurganın göğüs veya bel bölgelerinde görülebilen, yana doğru eğriliğidir. Normal ve sağlıklı omurgada omurlar arkadan bakıldığında yukardan aşağıya yani boyun, sırt ve bel bölgelerinde düz bir hat şeklinde uzanır. Skolyozda ise omurlar sağa veya sola doğru yer değiştirir ve aynı zamanda kendi eksenleri etrafında skolyoz omurga döner.

Skolyoz belirtileri nelerdir?

Skolyoz, yetişme çağındaki çocukların geleceğini tehdit eden bir hastalık. Hastalık erken belirlendiğinde tedavisinde yüzde 100'e varan bir başarı sağlanıyor. Ancak zamanında teşhis edilemeyen omurga eğrilikleri ilerlemişse, çocukların normal gelişimi engelleniyor. Erişkinlik döneminde; bel ve sırt ağrıları, kalp ve akciğer fonksiyon bozuklukları ortaya çıkıyor.

Skolyoz hastalığı yüzünden her 1000 kişiden 2 – 3'ünün aktif tedavi görmesi, her 1000 kişiden 1'inin de ameliyat olması gerekiyor. Skolyoz, dikkatli bir göz tarafından farkediliyor. Bu belirtiler şunları kapsıyor:

* Kalçalar ve omuz seviyeleri arasında eşitsizlik görülüyor.* Kollar ile vücut arasındaki mesafenin eşitliği ve vücudun balansı bozuluyor.* Baş bir yana, vücut bir yana savrulduğu için çocuklar bir bacaklarının daha uzun olduğu duygusuna kapılıyor.* Kız çocuklarının eteğinin bir bölümü yukarı çekiyor.

* Göğüs kafesinde asimetri ve bir kürek kemiğinde tümsek gözlenebiliyor.

Bu şikayetle gelen hastalarda skolyoz olduğu ortaya çıkıyor.

Skolyozun dereceleri var mıdır?

Skolyozun doğal seyri her zaman aynı kalmayabilir. Omurga eğriliği ilerleyebilir, aynı kalabilir veya nadiren düzelebilir.

Birbirini izleyen iki veya daha fazla muayenede 20 derecenin üzerindeki eğriliklerde omurgada 5 derece veya daha fazla artış olması, 20 derecenin altındaki eğriliklerde 10 derecelik artış olması ilerleme olarak düşünülür.

Çift eğrilikler, sırt bölgesindeki eğrilikler, kız cinsiyet, tanı sırasında eğriliğin derecesinin büyük olması 10 yaşın altında tanı konulan eğrilikler ilerlemeye meyillidir. 30 derecenin altındaki eğriliklerde ilerleme oranı oldukça düşüktür. Skolyoz dereceleri şöyle sıralanır;

Kronolojik Sınıflandırma

Bebeklik dönemi: 0-2 yaş arasıJuvenil dönemi: 3-9 yaş arasıAdolesan dönemi: 10-17 yaş arasıYetişkinlik dönemi: 18 yaş ve üstü
Yerleşimine Göre Sınıflandırma

Skolyozun anatomik yapısı incelendiğinde boyun omurları, boyun ve üst sırt, bölgesel sırt omurları, alt sırt ve bel omurları, bölgesel bel omurları şeklinde sınıflandırılabilir.

Açısal Sınıflandırma

Açısal skolyoz derecelendirilmesi için görüntüleme yöntemlerinden faydalanılır. Görüntüleme yöntemi sonrasında omurgadaki eğrilik açı cinsinden teşhis edilir. Bu yöntem özellikle skolyoza cerrahi anlamda müdahale gerekliliğinin kararlaştırılması esnasında faydalıdır.

10 derecenin altındaki açılar: Tıp dilinde “spinal asimetri’’ adını alan bu derece kişinin sağlığı üzerinde herhangi bir etkisi bırakmaz.

Eğriliğin tedavi edilmesi için eğriliğin 10 derecenin üzerinde olması gerekir. Düşük dereceli eğriliklerin ilerleyen zamanlarda skolyoz riski oluşturmaması hastanın belirli aralıklarla muayene edilmesi gerekir.

Burada önemli olan skolyozun ilerleyip ilerlemediğinin tespitinin yapılmasıdır.

20 ile 40 derece arasındaki açılar: 20 ile 40 derecelik eğrilikler daha çok ergenlik döneminde görülür. Orta seviye skolyoz olarak kabul edilen bu derecede çoğunlukla egzersiz, fizik tedavi ve korse oldukça etkilidir.

40 derecedeki açılar:40 derecelik skolyoz eğrileri büyümesini ve ilerlemesini büyük ölçüde tamamlamıştır. Cerrahi müdahalenin yapılabilmesi için sırt eğriliğinin 45-50 derece üzeri olması; bel bölgesindeki eğriliğin ise 40 derece olması gerekir.

Skolyoz teşhisi nasıl konur?

Skolyoz tanısı çocuğun muayenesi ile saptanabilir. Çıplak omurgaya karşıdan bakıldığında orta hattaki asimetri fark edilebilir. Çocuk öne eğildiğinde bir tarafa eğilme ve eğriliğin olduğu diğer tarafta kaburga kabarıklığı göze çarpar. Bu görünüme rip hump (kaburga paketi) denilir. Bu görüntüyü bazı “dengeli skolyoz” olgularında fark etmek zor olabilir.

Skolyoz tanısında ilk olarak röntgen filmi çekilir. Amaç, omurgadaki eğriliği doğrulama, büyüklüğünü ve yerini saptamak ve eşlik eden kemik yapıya ait kalıtsal bir bozukluk olup olmadığını tespit etmektir.

Altı aylık aralarla röntgen filmi çekilip skolyozun takibi yapılmalıdır.

Öte yandan, nörolojik bozukluğu olan veya cerrahi uygulanacak hastalara kemik sintigrafisi, bilgisayarlı tomogtafi (CT) veya manyetik rezonas (MR) gibi diğer görüntüleme tetkikleri uygulanabilir.

Skolyoz şüphesiyle çekilen direkt radyografilerle tanı kolaylıkla doğrulanır. Çok nadiren MR çekilmesine gerek vardır. Skolyozun takip ve tanısında radyolojik tetkike sık başvurulduğundan gelişme çağındaki bu çocuklarda yumurtalıkların ve göğüslerin kurşun plakalarla korunmasına çok özen gösterilmelidir.

Skolyoz eğrilikleri majör ve minör eğrilik olarak tanımlanır. Eğriliğin en çok açılandığı, yani dik eksenden en çok dönen ve orta hattan en çok uzaklaşan omurların bulunduğu yere apeks (tepe) denir. Skolyoz apeksin bulunduğu omurga seviyesine göre de isimlendirilir.

Apeks boyun bölgesinde ise servikal, bel bölgesinde ise lomber, sırtta ise torakal skolyoz olarak isimlendirilir. Bazen birden fazla bölgede aynı anda görülebilir: Örneğin hem sırt hem de belde olduğunda, torakolomber skolyoz olarak tanımlanır.

Genellikle sırt (torakal) bölgede daha sıktır.

Çekilen grafilerde skolyozun formu ve derecesi belirlenir. Bunun için en sık kullanılan yöntem Cobb açısıdır. Cobb açısı ve büyümenin yaşı ile skolyoz takip edilir ve uygun tedavi yöntemlerine karar verilir.

Cobb açısı eğilmenin başladığı omurganın üst sınırı ile eğilmenin bitiği omurganın alt sınırına çizilen çizgiler yardımıyla ölçülür.

Bu çizgilere çizilen dikmeler (yani eğriliğin başladığı omurun ekseniyle bittiği omurun ekseni) arasındaki açıya bakılır).

Haftanın Özeti

Источник: //www.yeniakit.com.tr/haber/skolyoz-nedir-skolyoz-belirtileri-ve-teshisi-nasil-olur-607972.html

Çocuğunuzda skolyoz olduğunu nasıl anlarsınız? En önemli belirtileri ve tedavisi

Çocuğunuzda Skolyoz Olduğunu Nasıl Anlarsınız?

Skolyoz, ülkemizde 2,5 milyon kişide görülen ve her 10 buluğ çağındaki insandan birini herhangi bir derecede etkileyen bir hastalık. Skolyozu, nedeni tam olarak bilinemeyen ancak tedavi edilebilen  bir hastalık olarak tanımlayan Prof. Dr.

Erdem, burada öncelikli görevin ebeveynlere düştüğünü belirtti. Ergenliğin başlarında çocuklar yıkanma, giyinme gibi aktiviteleri kendileri yapmaya başladıklarından, vücutlarındaki bazı değişiklikler anne babanın gözünden kaçabilir diyen Prof. Dr.

Erdem, ebeveynlerin 30 saniyede skolyozu teşhis etmeleri için bir kılavuz paylaştı.

Çocukluk çağında skolyozu tespit etmenin 8 pratik yöntemi

Skolyozun birçok nedeni olduğunu belirten Prof. Dr. Erdem, şu bilgileri verdi: “Hastaların %80’inde idiopatik denilen bilinen bir nedeni olmayan skolyoz görülüyor.

Araştırmalar bu skolyoz tipinde genetik faktörlerin önemli olduğunu gösteriyor.

Doğuştan yani konjenital skolyozlara ise gebelik sırasında geçirilen enfeksiyonlar, şeker hastalığı, bazı vitamin eksiklikleri neden olabiliyor ve bu tipte hastada kalp, böbrek ve sindirim sistemi hastalıkları da gözlenebilir.”

Çocuğunuzun gelişimi durmasın

Yetişme çağındaki çocukların geleceğini tehdit eden bir hastalık olan skolyozun erken teşhis edilmesi halinde, tedavisinde yüzde 100’e varan bir başarı sağlandığını bildiren Prof. Dr. Erdem, zamanında teşhis edilemeyen omurga eğrilikleri ilerlediğinde çocukların normal gelişimine engel olabileceğine dikkat çekti.

Skolyoz nedir? Kimlerde görülür? Belirtileri ve tedavisi

  • Kalçalar ve omuz seviyeleri arasında eşitsizlik görülür.
  • Kollar ile vücut arasındaki mesafenin eşitliği ve vücudun balansı bozulur.
  • Baş bir yana, vücut bir yana savrulduğu için çocuklar bir bacaklarının daha uzun olduğu duygusuna kapılır.
  • Kız çocuklarının eteğinin bir bölümü yukarı çekilir.
  • Göğüs kafesinde asimetri ve bir kürek kemiğinde tümsek gözlenebilir.

Skolyozun tanısında ve ölçümünde röntgenin çok önemli bir yeri olduğunu belirten Prof. Dr.

Erdem, “Skolyoz tanısı için skolyoz grafisi dediğimiz, tüm omurganın tek çekimde, kafatasından kalça eklemine kadar görüldüğü, ayakta önden ve yandan çekilen grafiler gereklidir.

Bu grafilerde skolyoz saptanırsa, eşlik eden bulgulara göre, skolyozun nedenini anlamak amacıyla MR ve BT gibi ek tetkikler istenebilir” dedi.

Hastaların sadece yüzde 10’unda ameliyat gereklidir

Prof. Dr. Erdem, skolyoz tedavisinin hastalığın tespit edildiği andaki derecesine göre belirlendiğini belirterek, tedavi yöntemlerini şöyle açıkladı; gözlem, korse tedavisi ve cerrahi süreçlerinden herhangi birinin uygulanması.

Tüm skolyoz hastalarının yaklaşık yüzde 30’unun tedavi gerektirdiğini ifade eden Prof. Dr.

Erdem, tedavide ilk seçeneğin izlem olduğunu ve 20-25 dereceden küçük eğrilikleri olan hastaları belli aralıklarla takip edip, egzersize teşvik ettiklerini söyledi.

İkinci seçeneğin korse tedavisi olduğunu açıklayan Prof. Dr. Erdem, eğriliği 20-40 derece arasında olan ve büyüme potansiyeli bulunan kişilerde korsenin etkili olduğunu ancak bunun için günde 20-23 saat takılı kalması gerektiğini bildirdi.  Prof. Dr. Erdem, büyümesini tamamlamış olan çocuklarda, eğrilik sırtta 45, belde 35 dereceyi aşarsa cerrahi müdahaleye gerek duyulduğunu vurguladı.

//www.medikalakademi.com.tr/skolyoz-tedavisi/

Ebeveynler için 30 saniyede skolyozda erken teşhis kılavuzu

Skolyoz hastalığında en önemli konunun ailelerin bilinçlenmesi olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Şei Erdem, ebeveynlere yol göstermesi için skolyoz teşhisinde yanıtlanması gereken kritik 8 soruyu paylaştı. Prof. Dr. Erdem, bu soruların yanıtları eğer ‘evet’ ise aileleri en kısa sürede bu alanda uzman bir doktora danışmasını tavsiye etti.

  1. Çocuğunuz ayakta yaklaşık 45 derece öne eğildiğinde sırtındaki kemik çıkıntıları aynı çizgi üzerinde olmak yerine sağa ve sola doğru yön mü değiştiriyor?
  2. Bir omuz diğerinden yukarıda mı?
  3. Kürek kemiklerinden biri diğerinden belirgin mi?
  4. Kalça kemiklerinde asimetri var mı?
  5. Kollar yana sarkıtıldığında, bir taraf diğer tarafla karşılaştırıldığında kol ve vücut arasında daha fazla mesafe mi mevcut?
  6. Çocukta abartılı bir artmış bel öne eğimi mevcut mu?
  7. Çocukta abartılı bir sırt kamburu mevcut mu?
  8. Çocuk kollarını öne doğru sarkıtarak eğildiğinde sırtının ya da belinin bir tarafı diğerine göre yüksekte mi?
  9. Çocuk bir tarafa doğru eğik mi görülüyor?

Источник: //www.medikalakademi.com.tr/cocugunuzda-skolyoz-oldugunu-nasil-anlarsiniz-en-onemli-belirtileri-ve-tedavisi/

Skolyoz nedir? Çocuğunuzda skolyoz olduğunu nasıl anlarsınız?

Çocuğunuzda Skolyoz Olduğunu Nasıl Anlarsınız?

Skolyozun erken teşhisi için anne ve babalara önemli görevler düştüğünü söyleyen Emsey Hospital Ortopedi, Skolyoz ve Omurga Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr.

Şei Erdem, “Aileler 30 saniyelerini ayırarak çocukların omurgalarında bir sorun olup olmadığını kontrol edebilirler.

Çocukların normal gelişimine engel olan skolyoz erken teşhis edilirse tedavisinde yüzde 100’e varan başarı sağlayabiliyoruz” dedi.

Skolyoz, ülkemizde 2,5 milyon kişide görülen, Skolyoz Araştırma Topluluğu’na göre, her 10 buluğ çağındaki insandan birini herhangi bir derecede etkileyen bir hastalık.

Skolyozu, nedeni tam olarak bilinemeyen ancak tedavi edilebilen bir hastalık olarak tanımlayan Prof. Dr. Şei Erdem, burada öncelikli görevin ebeveynlere düştüğünü belirtti.

Ergenliğin başlarında çocuklar yıkanma, giyinme gibi aktiviteleri kendileri yapmaya başladıklarından, vücutlarındaki bazı değişiklikler anne babanın gözünden kaçabilir diyen Prof. Dr.

Erdem, ebeveynlerin 30 saniyede skolyozu teşhis etmeleri için bir kılavuz paylaştı.

Genetik faktörler ve anne karnında geçirilen hastalıklar neden olabiliyor

Skolyozun birçok nedeni olduğunu belirten Prof. Dr. Şei Erdem, hastaların yüzde 80-85’inde idiopatik denilen bilinen bir nedeni olmayan skolyoz görülüyor dedi.

Araştırmaların bu skolyoz tipinde genetik faktörlerin önemli olduğunu ortaya koyduğunu açıklayan Prof. Dr. Erdem, doğuştan yani konjenital skolyozlara ise gebelik sırasında geçirilen enfeksiyonlar, şeker hastalığı, bazı vitamin eksikliklerinin neden olabileceğini ifade etti.

Prof. Dr. Erdem, skolyozun bu tipinde hastada kalp, böbrek ve sindirim sistemi hastalıklarının da gözlenebileceğini sözlerine ekledi.

Skolyoz ile birlikte hastada gözlemlenebilen şikayetler

  • Kalçalar ve omuz seviyeleri arasında eşitsizlik görülür.
  • Kollar ile vücut arasındaki mesafenin eşitliği ve vücudun balansı bozulur.

  • Baş bir yana, vücut bir yana savrulduğu için çocuklar bir bacaklarının daha uzun olduğu duygusuna kapılır.
  • Kız çocuklarının eteğinin bir bölümü yukarı çekilir.

  • Göğüs kafesinde asimetri ve bir kürek kemiğinde tümsek gözlenebilir.

Tanıyı koymak çok kolay

Skolyozun tanısında ve ölçümünde röntgenin çok önemli bir yeri olduğunu belirten Prof. Dr.

Erdem, “Skolyoz tanısı için skolyoz grafisi dediğimiz, tüm omurganın tek çekimde, kafatasından kalça eklemine kadar görüldüğü, ayakta önden ve yandan çekilen grafiler gereklidir.

Bu grafilerde skolyoz saptanırsa, eşlik eden bulgulara göre, skolyozun nedenini anlamak amacıyla MR ve BT gibi ek tetkikler istenebilir” dedi.

‘Skolyoz’: Çocukların geleceğini tehdit eden hastalık

Источник: //indigodergisi.com/2017/04/skolyoz-nedir/

Поделиться:
Нет комментариев

    Leave a Reply

    Ваш e-mail не будет опубликован. Все поля обязательны для заполнения.

    ×
    Рекомендуем посмотреть